29 Eylül 2019 Pazar

Antik Dünya hakkında ilk coğrafya eserini yazan Strabon,Amasyalı Strabon Ve Cografya Adlı Eseri


Görüntünün olası içeriği: açık hava



Antik Dünya hakkında ilk coğrafya eserini yazan Strabon, (MÖ 64 - MS 24), Strabon (M.Ö. 63) Amasya'da doğmuş, Roma döneminde yaşamış Yunanlı bir tarihçi, coğrafyacı ve filozoftur.


Amasyalı Strabon Ve Cografya Adlı Eseri

Yazıda  Strabon’un Cografya Adlı Eseri hakkında bilgiler, eserin özeti,  eserin konusu, ana fikri,  eserin  kahramanları, romanın olay örgüsü, eserin yazarı Strabon’un, hayatı,  diğer romanları, Strabon’un Cografya Adlı Eseri   adlı eserden alıntılar, eser hakkında yorumlar, çevrildiği diller, eserin basım yılı, basım hikâyesi yazar ve eseri arasındaki ilişkiler yer almaktadır.

Antik Dünya hakkında ilk coğrafya eserini yazan Strabon, (MÖ 64 - MS 24), Strabon (M.Ö. 63) Amasya'da doğmuş,  Roma döneminde yaşamış  Yunanlı bir  tarihçi, coğrafyacı ve filozoftur. Devrinin en önemli eğitim merkezlerinden biri olan Nysa'da (Sultanhisar, Aydın) iyi bir eğitim almış olan Strabon eğitimini devam ettirmek için daha sonra Roma’ya kadar gidecektir.

Yaşadığı dönemde  yapılan göçler ve hangi milletlerin nerelere yerleştiğine dair verdiği bilgiler ile   önem kazanmış bir seyyahtır. Bugünkü Amasya ili sınırları içinde dünyaya gelmiş olan gezgin Dünyanın ilk Coğrafyacısı olarak kabul edilmektedir.
MÖ 44’te öğrenim için  Roma’ya gitmiş,  Başlangıçta Aristotelesçi görüşleri savunduysa da, sonraları Augustus’un öğretmenlerinden olan Athenodoros’un etkisinde kalarak Stoa okulunun görüşlerini benimsemiş ve  MÖ 31’e değin Roma’da kalmıştır.  MÖ 29’da Yunanistan’ı, gezmiş  MÖ 28’de Mısır’a gitmiş, Roma İmparatorluğu'nun büyük bir bölümünü dolaşmıştır. [1]  Mısır da kaldığı yıllarda Nil boyunca gezmiş,  Roma’ya gittiğinde Sardunya'yı da dolaşmış,  kuzeyde Karadeniz'den güneyde Etiyopya'nın sınırlarına kadar seyahat ettiği de  söylenen[2]  Starabon tüm bu gezilerinden elde ettiği bilgileri Coğrafya adlı eserinde yazmıştır.
Bu gezintileri sonucunda  tarih, coğrafya, felsefe konularında çalışmış, bilgi toplamış ve eserlerini yazmıştır. Gezilerinden sonra Amasya'ya dönmüş ve ve hayatının geri kalan 26 / 27 yıllık kısmını "benim memleketim" dediği Amasya'da geçirmiş,  M. S.26 yılında Amasya’da ölmüştür.
Strabon, yapıtının çeşitli yerlerinde a kendisiyle ilgili bilgi vermiş, atalarının Pontos krallarının yanında önemli görevler almış olduklarını belirtmiştir. [3] Özellikle anne tarafından  soylu bir aileye bağlı olduğunu belirten Srabon,  varlıklı bir aileden  geldiği için iyi bir eğitim aldığını belirtir.  “Strabon kitabında, adeta övünerek çok gezdiğinden söz eder. Strabon coğrafyacılar arasında kendisinin çizmiş olduğu sınırları aşarak, daha fazla gezmiş bir kimsenin bulunamayacağını yazmaktadır.” [4]
Tarih Cografya ve gezileri ile ilgili yazdıkları eser saysının  43 kitaba kadar ulaştığı söylenen Starabon’un eserinden günümüze ulaşan  oluşan eserinden geriye çok küçük bölümler kalmıştır. Historika Hypomnemata (Tarihi Hatıralar) adlı, 43 ciltten oluşan  eserinden geriye;  Polybios tarihinin bir devamı, Korinthos ve Kartaca’nın (MÖ 146) yıkılışından Sezar’ın ölümü ve Aktium Savaşına dek süren dönemi kapsayan  19 parçası günümüze kadar ulaşmıştır.
En ünlü eseri o dönemin bilgilerine göre anlatılan dünya coğrafyasını anlattığı "Coğrafya" adlı eseridir. 17 ciltten oluşan (Coğrafya) adlı yapıtının büyük bölümü günümüze kadar gelmiştir. Strabon’un coğrafyası tarihi olayları da içermekle birlikte  insanların, kavimlerin ve imparatorlukların fizik dünya ile olan ilişkilerini de belirten kapsamlı bir eserdir.  Strabon, Dünya'da sadece bir tek okyanus bulunduğunu ve sürekli batıya doğru gidildiğinde, Hindistan'a varılabileceğini belirtmiş olması gibi ilginç tespitler de yapabilmiştir. Bu eserinde  İspanya, İngiltere, İtalya, Yunanistan, Karadeniz, Hazar Denizi, Anadolu, Mezopotamya, Suriye, Arabistan, Mısır, İran ve Hindistan'a ilişkin bilgiler vermiştir. [5] Strabon, suyun erozyon gücünden, kimi yeryüzü şekillerinin nasıl oluştuğundan, yanardağların, rüzgârın ve rüzgârların oluşumu ve yönlerinden haberdardır. Ortaçağ İslâm Dünyası'ndaki tasviri ve tarihi coğrafya araştırmaları, Strabon'un bu yapıtından büyük ölçüde etkilenmiştir.
Satrabon’un Coğrafya adlı eserinin  Anadolu coğrafyasını kapsayan ciltleri  Prof. Dr. Adnan Pekman[6] tarafından dilimize çevrilerek Arkeoloji ve Sanat Yayınları tarafından günümüz türkçesi ile basılmıştır.[7]  Türkçeye çevrilen kısımları Strabon´un M.Ö. 7 yılında, kimilerine göreyse M.S. 18-19 yılları arasında yazdığı 17 kitaplık "Geographika"nın yurdumuzun tarihi coğrafyasıyla ilgili XII, XIII ve XIV. kitaplarını içermektedir. [8]
Dünyanın ilk coğrafyacısı olarak da bilinen Strabon'un bu ünlü eseri birçok dile çevrilmiştir.[9]
Strabon'un yazdığı eser sadece bir coğrafya kitabı olmayıp, aynı zamanda miladın başlarındaki eski çağ dünyası hakkında bilgi veren bir ansiklopedi, bir tarihi coğrafya veya coğrafyanın felsefesidir.
COGRAFYA ADLI ESERİNDEN ALINTILAR
Strabon, Kalkedon'dan bahsederken "denizden biraz içerde, içinde küçük timsahların yaşadığı bir pınar vardı" der. Bu timsahlı pınarın Kadıköy'ün ne tarafında olduğu bilinmemektedir[10]
“Eski tarihçilerin söylediklerine de kulak vermek gerekir. Örneğin, “Lydia Tarihi”ni yazmış olan Ksanthos benim daha evvelce bir yerde işaret ettiğim gibi, bu ülkenin sık sık karşılaştığı acayip değişiklikleri anlatır. Gerçekten burasını Arim’lerin efsanesinin geçtiği ve Typhon’un acı çektiği yer olarak kabul etmişler ve buraya Katakekaumene ülkesi demişlerdir Beş yüz stadion uzunluğu, dört yüz stadion genişliği olan Mysia ve Maionia denen ve Katakekaumene olarak adlandırılan ülkeye gelinir. Burada hiç ağaç yoktur; sadece kalite olarak ünlü şarapların hiçbirisinden aşağı olmayan Katakekaumene şarabının elde edildiği bağlar vardır. Toprağın yüzü küllerle kaplıdır, dağlık ve kayalık olan ülke sanki yangından olmuş gibi siyah renktedir. Bazıları, bunun yıldırımlardan ve ateşli yeraltı patlamalarından olduğunu tahmin etmektedir ve bunlar Typhon’un efsanevi hikâyesinin burada olduğunda tereddüt etmemektedirler. Fakat kaynağı şimdi tükenmiş olan ve yerden fışkıran bir alev nedeniyle olabileceği yerine, bütün bir ülkenin bir seferde böyle bir olayla yanmış olacağını kabul etmek mantıksızdır.' Burada birbirlerinden kırk stadion uzaklıkta olan “physas” denen üç çukur görülür. Bunların yukarısında, mantıklı olarak tahmin edildiği takdirde, topraktan fışkıran sıcak külle oluşmuş tepeler uzanır. Bu tür toprak bağcılığa iyi uyum sağlar. Halen en iyi ve bol miktarda şarap elde edilen, üzeri küllerle kaplı Katana toprağında olduğu gibi. Bazı yazarlar bu gibi yerlere bakarak, Dionysos’a (Phrygenes) denmesinin iyi bir nedeni olduğu hükmüne varmışlardır.”
Amasya
"... Benim şehrim; içinde İris (Yeşilırmak) nehrinin aktığı geniş ve derin bir vadide kurulmuştur. İnsan emeği buraya hem şehir hem kale karakterlerini çok iyi şekilde sağlamıştır. Çünkü burası çok yüksek ve sarp kaya olup dimdik nehre doğru iner. Ve nehir etrafından şehrin kurulmuş olduğu yerde sahilde bir duvar ve her iki tarafta da sivri tepelere doğru uzanan duvarlar vardır. Bu tepeler iki tane olup tabii bir şekilde muhteşem bir kule gibi yükselmektedirler. Bu çevre içinde kralların hem sarayları hem de mezar anıtları bulunur. Her ne kadar şimdi bir eyalet ise de Amaseia (Amasya) bir zamanlar krallara aitti..."


[1] http://tr.wikipedia.org/wiki/Strabon
[2]  http://www.amasya.gov.tr/amasyali-unluler-sayfa.asp?ContentId=14
[3] Bu bilgiler Prof. Dr. Adnan Pekman’ın dilimize kazandırdığı Arkeoloji ve Sanat Yayınları arasında çıkan “Strabon-Antik Anadolu Coğrafyası” isimli eserden alıntılanmıştır.
[4]  http://www.edebiyatdefteri.com/yazioku.asp?id=113698
[5] http://www.turkcebilgi.com/Strabon
[6] http://www.idefix.com/kitap/antik-anadolu-cografyasi-strabon/tanim.asp?sid
[7] Strabon, Antik Anadolu Coğrafyası: 12 - 13 - 14 ( Geographica ) Arkeoloji ve Sanat Yayınları, 382 sf
[8] http://www.idefix.com/kitap/antik-anadolu-cografyasi-strabon/tanim.asp?sid=
[9]  http://www.amasya.gov.tr/amasyali-unluler-sayfa.asp?ContentId=14
[10] http://www.amasyabilgi.com/sayfalar/62/strabon.html

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder