1200 Yıllık Viking Yüzüğünde Allah Yazdığı Ortaya Çıktı
İsveç’te kazılan bir 9 yy. kadın mezarında bulunan yüzük, Viking Dönemi İskadinavyası ile İslam dünyası arasındaki yakın temasa dair kanıtlar sunuyor.
1800’lerin sonlarında Birka olarak bilinen bir Viking ticaret merkezinde yapılan kazılarda gümüş bir yüzük bulunmuştu. Şimdiye kadar mor renkli bir ametist taşına kazınmış üzerinde arapça karakterleri olan bir ticaret ürünü olarak düşünülen yüzük uzmanlarca elektron mikroskopuyla tarandığında ametist’in renginin mor değil cam rengi olduğu ve yazının bunun üzerine kazınmış olduğunu anladılar.
Yüzüğün üzerinde ise Arapça karakterlerle “Allah için” veya “Allah’a” yazdığı anlaşıldı.
Ticaret Çok Daha Öncelere Dayanmakta
İskadinav ve Yakındoğu bölgesi arasındaki en erken ticaret kanıtlarına genel kanıyla Mısır ve Mezopotamya’dan gelen egzotik malzemeler ile günümüzden 3,400 yıl önce başladığı düşünülmekte. Aslında açık denizler üzerinde böyle bir ticaret ağı bu erken dönemlerde kurulabiliyorsa, İslam dünyası tüccarlarının da bu bölgelerde ticarete ortak olduklarını düşünmek fazla uçarı bir öneri değil.
Yaklaşık 1.000 yıl önceye dayandığı düşünülen İslam dünyası ve İskadinav dünyası arasındaki ticaret ağına dair arkeolojik buluntular, bölgede bu kanıyı her ne kadar destekliyor olsa da yoğun bir ticaretin göstergesi olabilecek kadar çok değil ve nadir rastlanılan nesneler.
Yakındoğu’da Üretilmiş
Araştırmacılar ayrıca yüzük hakkında birkaç detay bilgiye de ulaşmışlar. Yüzüğün gümüş gövdesinde neredeyse hiç bir aşınma izi gözlemlenmezken birleştirmenin ve üretimin son aşamasına ait izler de görülebilmekte. Yani araştırmacıların önerisi, bu yüzük Viking kadınına ulaşmadan önce tamamiyle Arap bir kuyumcu tarafından hazırlanmış ve tek bir parça ticaret ürünü olarak İskidinavya’ya yollanmış.
Sciencenews
Makale: Wärmländer, S. K., Wåhlander, L., Saage, R., Rezakhani, K., Hassan, H., Saied, A., & Neiß, M. (2015). Analysis and interpretation of a unique Arabic finger ring from the Viking Age town of Birka, Sweden. Scanning, 37(2), 131-137.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder